top of page

SUÇLU MUYUZ ?

  • olcaytetikel7
  • 18 Şub 2023
  • 2 dakikada okunur

Kendimizi şu an suçlu hissediyoruz ama her an mağdur da olabiliriz yani. 14/2/2023


Arnavutköy’de spor yapan iki kadın arasında geçen diyalogdan



Ne hakkında konuştuklarını bilmiyorum ama tahmin etmek zor değil .Çok büyük bir ihtimalle konu geçtiğimiz hafta meydana gelen Kahramanmaraş depremi.

Suçlu hissediyorlar çünkü güzel bir muhitte, güzel spor kıyafetleriyle aksesuarlarıyla spor yapabiliyorlar ve keyifleri yerinde. Mağdur olmaktan korkuyorlar çünkü İstanbul gibi fay hattına son derece yakın bir bölgede yaşıyorlar.

Peki bu halleriyle kendilerini suçlu hissetmeleri normal mi? Suçlular mı ya da suçlu muyuz?

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum ; Suçlu değiller ! Spor da yapsalar keyif de yapsalar , gülseler de eğlenseler de suçlu değiller. Tabi deprem öncesinde , süreç boyunca yapmaları gereken bazı şeyleri atlamadılarsa. Mesela neleri ?

Deprem öncesi yapabileceklerimize ilişkin olarak kendimden örnek vermem gerekirse şahsen deprem yaşanmadan önce kendi imkanlarım çerçevesinde Akut’a düzenli olarak bağış yapıyordum ki böyle bir olay yaşandığında gereği neyse en iyi şekilde yapılabilsin diye .Biliyorum ki bu ülkede denetim mekanizması yok. Hiç olmazsa başa gelmesi kaçınılmaz olana karşı yapabileceğimizin en iyisini yapabilmeliyiz diye düşünüyordum. Başka ne yapabilirdim diye düşündüğümde aklıma şu geliyor ; Deprem konusunu ciddi bir şekilde gündemine alan siyasi bir oluşum varsa ona destek olabilirdim ki ben henüz buna çok kafa yoran bir siyasi iradeye henüz rastlamadım. Genelde deprem olduktan sonra muhalefet kızar , iktidar birlik beraberlik mesajları verir vs.

Peki deprem sürecinde ne yaptım ? Hemen atlayıp gitmedim. Tereddüt ettim, gitmeye korktum aklıma ailem çocuğum geldi. Giden arkadaşlarım oldu onlardan fikir aldım. Gitmeli miyim diye düşündüm sonra. Gerçekten orada olmayışım neye mal olur ya da olmayışım daha mı faydalı olur ? Bunların hepsine kafa yordum ve gitmemin şu an için çok fazla bir şey ifade etmeyeceğine karar verdim. Öyleyse yardım işlerini organize eden kurum , organizasyon ne varsa onlara destek oldum. Ahbap , AFAD vs. ayırmadan elimden ne geliyorsa yaptım. Hepsinin insanlara bir şekilde faydalı olacağını düşünüyorum çünkü. Manevi desteğin önemine inandığım için orada tanıdığım insanları aradım , hallerini hatırlarını sordum. Bir ihtiyaçları olup olmadıklarını merak ettim , ilgilendim. Enkaz görüntülerini çok izleyemedim. Zor durumda olan insanların halini çaresizce oturup izlemek beni kötü etkiliyor çünkü. Hele ki o güzel çocukları. Twitter , instagram gibi hesaplar üzerinden yapılan sorumsuzca paylaşımlara kızdım ama şu aşamada yorum yazmadım kimseyle de polemiğe girmedim. Çünkü şu an yapılması gereken üzülmekse üzülmekti. Acıları paylaşmak, azaltmak ve onlara saygı göstermek esas yapılması gerekendi bence. Tüm bunlar olurken özellikle ilk 2 3 günden sonra evde ailece oturup da bir şeye güldüğümüz , eğlendiğimiz de oldu evet ama acı hala tazeydi tutup da sosyal medyada mutluluk paylaşımları yapmadık , insanları acısına saygı göstermeliydik ki içimizden bu tarz paylaşımlar yapmak da pek gelmedi açıkçası.

Peki tüm bu yaptıklarımı niye yazdım? Bakın ben ne kadar iyi bir insanım demek için mi? Sadece şuraya varmak istiyorum ; Sevgili Arnavutköy’de spor yapan hanımefendi , bence bunları ya da bunlara benzer tepkileri verdiysen ve samimiysen , mış gibi yapmıyorsan, suçlu hissetmen kendine haksızlık olur. Bunları yaptıysan sen iyi ki varsın , bu ülkeye lazımsın.

Son olarak bizim de mağdur olmamız an meselesi kısmına da değinecek olursam ; maalesef haklısın.

 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör
HAYATTA KALMA MÜCADELESİ

-Teyze bir şekilde hayatta kalmanın hayatla mücadele etmenin şekli sıkıntı zaten. 23/4/2024 Anadoluhisarı Çengelköy Börekçisi’nde iki...

 
 
 
YERLİ UÇAKLARA FALAN...

-Annen seni götürse ya şeylere, bu yerli uçaklara falan gidiyor millet. 11/6/2023 - Kanlıca’da tezgahtar kadından uçak sesi çıkaran...

 
 
 

Yorumlar


bottom of page